29 Temmuz 2010 Perşembe

yarım, yamalak

bardağıma doldurduğum çayı, kahveyi bile bitiremiyorum... hayatım hep yarım yamalak... hevesler üstüne kurduğum inşa etmeye çalıştığım saçmalıklar silsilesi , sıkılmakta değil ki benimkisi araya girenler kafa dağıtanlar bardağımda ki çayı bana unutturanlar, bardağımı onlarla paylaşmamı belkide hepsini benden almayı isteyenler suç hep onların... ben çayım bitsin istiyorum bardağım boşalsın kafam dağılsın mutlu olayım... aklın bardağın diğer yarısındayken başka hiç bir şeye veremiyorsun kendini, kendinide anlatamıyorsun kimseye gösteremiyorsun içini... bir sene mutlulukla geçirilen yine yarım bırakılacak bir hayat var önümde , bir adam var birde ben... unutulan yarım çay dökülecek zaten soğumuştu diye yenisi doldurulacak yerine o da unutulacak sonra... neyseki öğretti hayat bana artık bardağımı doldurmamayı içeceğim kadar almayı, dökülene üzülmemeyi... sıradaysa gün saymayı sabretmeyi öğrenmek var, anneme sarılmak kendi yaralarımı kalp kırıklarımı sarmak var özlemek var belki , belkide kızmak isyan etmek, nefret etmek...